NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
ابْنُ
الْمُثَنَّى
حَدَّثَنَا
أَبُو
عَاصِمٍ
قَالَ
حَدَّثَنِي
جَعْفَرُ
بْنُ يَحْيَى
بْنِ
عُمَارَةَ
بْنِ ثَوْبَانَ
أَخْبَرَنَا
عُمَارَةُ
بْنُ
ثَوْبَانَ
أَنَّ أَبَا
الطُّفَيْلِ
أَخْبَرَهُ
قَالَ
رَأَيْتُ النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَقْسِمُ
لَحْمًا
بِالْجِعِرَّانَةِ
قَالَ أَبُو
الطُّفَيْلِ
وَأَنَا
يَوْمَئِذٍ
غُلَامٌ
أَحْمِلُ
عَظْمَ
الْجَزُورِ
إِذْ
أَقْبَلَتْ
امْرَأَةٌ
حَتَّى
دَنَتْ إِلَى
النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فَبَسَطَ لَهَا
رِدَاءَهُ
فَجَلَسَتْ
عَلَيْهِ
فَقُلْتُ
مَنْ هِيَ
فَقَالُوا
هَذِهِ
أُمُّهُ الَّتِي
أَرْضَعَتْهُ
Ebu't-Tufeyl)den demiştir
ki:
Ben Nebi (s.a.v.)'i
Ci'râne'de (ganimetler arasında bulunan) etleri bölüştürürken gördüm. O gün ben
(yeni yetişmiş) bir gençtim ve (kesilmiş) deve kemikleri taşıyordum. O sırada
karşıdan bir kadın çıkıverdi, Nebi (s.a.v.)'in yanına geldi. Hz. Nebi de
abasını ona serdi. O da (aba'nın) üzerine oturdu. Ben (orada bulunanlara):
Bu da kim? diye sordum.
Kendisini emzirmiş olan
süt annesidir, dediler.